18. Yüzyılın İlk Yarısında Trabzon Kadınının Giyim-Kuşamı
384 Temel ÖZTÜRK T.C Kültür ve Turizm Bakanlığı Baş Giysileri Trabzon’da kadınların başlarına giydikleri eşyalar oldukça geniş bir yelpazeyi ortaya koy- maktadır. Makrama ve yemenilerden, çember ve yaşmaklara kadar birçok baş giysisini listelerde görmekteyiz. Başı soğuk ve sıcaktan korumak amacıyla gündüz ve yatarken de giyilebilen baş giysileri zarafet ve sosyal statünün de göstergesidir. Zira nakışlı ve süslü olanları bunu teyit et- mektedir. Baş giysileri arasında listelerde en fazla zikredilenler makrama ve çemberlerdir. Makrama, kenarları işlemeli bir başörtüsüdür (Pakalın, II, 1993, s. 392-393). Kayıtlarda beyaz şeritli baş makramaları ve kullanılabilir durumda olan Hindi baş makraması olarak belirtilmektedir (TŞS, No: 1874, s. 45). Tarihi süreçte kadınların vazgeçilmez baş giysilerinden biri olan çember ise dönem içerisinde de Trabzonlu kadınlar için aynı fonksiyonu üstlenmiş ve listelerde en çok kaydı geçen giysiler arasında yer almıştır. Teri almak için boyuna da sarılan çember asıl alın kısmına bağlanırdı (Koçu, 1969, s. 70). Beyaz, yeşil ve bilhassa kırmızı renkli çemberlerin sırmalı ve mumi olanları daha çok tercih edilirdi (TŞS, No: 1874, s. 45; TŞS, No: 1910, s. 21-22). İşlemeli olarak da kullanılan çemberler farklı bir kullanım alanı olarak hamam ve poşu çember olarak da kayıtlara yansımaktadır (TŞS, No: 1901, s. 41; TŞS, No: 1903, s. 19). Başörtülerinden pamuklu dokuma olup beyaz ince tülbentten (Tezcan, 1993, s. 23) yapı- lan yemeni, çemberler gibi çoğunlukla evde günlük giyilirdi. Kadınların tercihleri ise ipek kenarlı ve kenarsız olanları yönündeydi (TŞS, No: 1903, s. 19). Bunun yanında başı kapatmak için bu dönemde kadınlar tarafından yaşmaklar da kullanılırdı (TŞS, No: 1896, s. 24). Özellikle Lale Devri’nin etkisiyle renkli feracelerin tamamlayıcısı olarak şeffaf yaşmakların sıkça bağlandığı gö- rülmektedir (Özder, 1999, s. 46; Gürtuna, 1999, s. 193). Ayrıca baş giysileri yanında yüzün belli kısımlarının örtülmesi için kadınlar tarafından peçe ve poşular da kullanılmıştır (TŞS, No: 1901, s. 41). Yine kadınların başlık olarak tercih ettikleri gelişigüzel sarılmış sarık olarak anlam bulan altın incili bir perişaniyi (Koçu, 1969, s. 191) de listelerde görmekteyiz (TŞS, No: 1874, s. 45). Bunların dışında baş giysisi olarak sadece bir terekede ise fes zikredilmektedir (TŞS, No: 1901, s. 41). Ayak Giysileri Bu gurupta ayakkabı olarak kayıtlarda belirtilenlerden başka mest, pabuç, çizme ve nalın da ifade edilmektedir. Ayağa giyilenler içerisinde en çok tercih edilenler arasında ayakkabı olarak da kaydedilen giysi yer almaktaydı. Bunlar arasında kumaş olanlar olabildiği gibi daha çok beyaz renklileri tercih edilirdi (TŞS, No: 1901, s. 11-12). Aslında ayağa giyilenlerin tümünü kastetme- si açısından genel bir ifadeyi ön plana çıkaran ayakkabı teriminin yanında Trabzonlu kadınlar mest, çizme ve pabuç giyimini tercih ederlerdi (TŞS, No: 1897, s. 90). Ayakkabı içine yerleştirilen keçeler de kadınların tercihi yönünde listelerde karşımıza çıkmaktadır (TŞS, No: 1901, s. 11- 12). Ayak giysilerine yardımcı fonksiyon olarak kullanılan keçe bilhassa ayağın sıcak tutulması ve terin önlenmesini sağlardı. Öte yandan tahtadan yontularak yapılan ve ayağı tutması için köseleden tasması bulunan zemini taş döşeli nalınları da listelerde görmekteyiz (Koçu, 1969, s. 179). Bu yönde kadınların giydikleri nalınlar işlemeli olurdu (TŞS, No: 1903, s. 19).
Made with FlippingBook
RkJQdWJsaXNoZXIy NzMzNDcy