Dördüncü Sanayi Devrimi ve Gelenek Kültürü

207 DÖRDÜNCÜ SANAYİ DEVRİMİ VE GELENEK KÜLTÜRÜ Prof. Dr. Nebi ÖZDEMİR Giriş Kültür, özünü etkileşimlerle değişim ve dönüşümlerin oluşturduğu dinamik yapıya sahip- tir. Dolayısıyla kültür, iç ve dış dinamiklerin etkisiyle değişerek ve gelişerek geçmişten bugüne ve geleceğe aktarılır. Farklı bağlamlardaki çeşitli iç ve dış dinamikler kültürel değişmelere neden olur. Buna karşılık kültürel değişmeler, genellikle kendi iç dinamikler temelinde incelenmekte- dir. Oysa dış dinamikler yaşam ve kültür üzerinde sanılandan daha fazla dönüştürücü etkilere sahiptir. Bu dinamikler kültürün yaratma, icra ve aktarım ve deneyimleme/tüketim aşamalarını biçimlendirir. Kültür aktörü, bağlamı ve ürünü bu tür değişkenlerin etkisi altındadır. Teknoloji, kültür değişmelerine neden olan dış dinamiklerinin başında gelmektedir. Sürekli yeni etkileşim biçimleri ve bağlamları sunan teknoloji, dünyayı algılama ve yorumlama biçimle- rini değiştirerek toplumsal yaşamı ve kültürü dönüştürmektedir. Bugün teknolojinin hayatın bir parçası mı, yoksa kendisi mi olduğu sorusu sıklıkla ortaya atılmaktadır. “Bir endüstri dalıyla ilgili yapım yöntemlerinin, yollarının ve araçlarının inclenmesinden oluşan bilgi dalı” (http://www.tdk . gov.tr/index.php?option=com_bts &arama=kelime&guid=TDK.GTS.5acd0fc0878171.60860573) şeklindeki tanımı dikkate alındığında teknoloji, eski dönemlerden beri kültürü biçimlendirmeye devam etmektedir. Bilhassa 18.asırdan sonra ortaya çıkan sanayi devrimleri yaşam, dolayısıyla kültür üzerinde önemli etkilere sahiptir. Buharla başlayan sanayi devrimleri süreci, 19.asrın son- larına doğru elektrik ve seri üretimle devam etmiş, 1960 sonrasındaki bilgisayar teknolojisiyle et- kinliğini artırmıştır. 21. Yüzyılın başından itibaren de internet, akıllı telefon, el bilgisayarı vb. ile bu süreç hızlanmış ve yaşamın bütün alanlarını kökten değiştirmeye ve dönüştürmeye başlamıştır.

RkJQdWJsaXNoZXIy NTU4MTgx