Efsanevî Türk Hükümdarı Yama Kağan ve Türk Mitolojisi’nde Fatih Ata Hükümdar Motifii

159 Efsanevî Türk Hükümdarı Yama Kağan ve Türk Mitolojisi’nde Fatih Ata Hükümdar Motifi Gelenek, Görenek ve İnançlar 射摩 14 adını taşıdığı söylenir; Şar Gölü’nün (Shelihai 舍利海 ) 15 bir tanrısı (shen 神 ) vardır ve bu çevirilerden sonra ilk kez daha kapsamlı bir şekilde Türkçeye kazandırılmıştır (1992: 119-120, 2002: 97). YYZZ ’daki ve TPGJ ’deki anlatıların metni, tarafımızca da Türkçeye çevrilmiştir (2017: 41-43). En son olarak ise Kapusuzoğlu, TPGJ ’deki miti Türkçeye çevirmiştir (2017: 13). 14  Pulleyblank’e göre Shemo ’nun 射摩 EOÇ okunuşu ʑ ia ʰ -ma , Orta Çince okunuşu da ʂɦ ia ˋ -mua biçimin- dedir (1991: 217, 279). Baxter ise bu adın Orta Çince okunuşunu zyæH-ma olarak vermiştir (2000: 93, 121). 15  THY ’ya göre Türk (Göktürk/Tujue) boylarından birisinin adı Sheli Chili 舍利叱利 idi ve bu boy, Çin’in ku- zeyindeki Dingxiang 定襄 bölgesinde yaşıyordu ( THY 72.1307). Aynı kaynağa göre, Doğu Türk Kağanlığı’nın 630 yılında yıkılmasının ardından Çin’in kuzeyinde Yunzhong’a 雲中 yerleştirilen beş Türk boyundan birisinin adı Sheli Tuli 舍利吐利 idi ve bu boy için Sheli Vilayeti ( Shelizhou 舍利州 ) kurulmuştu ( THY 72.1315). Sheli Vi- layeti, Xin Tangshu ’da 新唐書 630’dan sonra Yunzhong’da yerleştirilen Türkler için kurulmuş olan vilayetlerin listesinde geçmektedir ( Xin Tangshu 43B.1120). Zizhi Tongjian 資治通鑑 de Sheli ’nin 舍利 Yunzhong’a yer- leştirilerek idarî düzenlemeye tabi tutulduğundan söz etmiştir ( Zizhi Tongjian 199.6269). Yaptığı araştırmada kaynaklardaki bu bilgilere yer vermiş olan Cen (1958-II: 1070, 1072), Sheli Tuli adında görülen Tuli ’nin 吐利 de Sheli Chili ’deki Chili 叱利 ile aynı olduğunu belirtmiştir (1958-II: 1076). Nitekim tu 吐 ve chi 叱 karakterle- rinin birbirine benzediği görülmektedir. Ayrıca Çin’de Shanxi’de 山西 Sheli Shitie 舍利石鐵 adında bir Türk’e ait bir mezar yazıtı bulunmuştur. Bu yazıtta Sheli boyu, Türkler 630’da Çin’e teslim olmadan önce iki nesil boyunca Türkler arasında düşük rütbeli görevler üstlenen bir boy olarak anlatılmıştır (Atwood 2012/2013: 57). Görüldüğü üzere Sheli 舍利 , Türk boylarından birisinin adıdır. Pulleyblank’e göre Sheli ’nin 舍利 EOÇ okunuşu ɕ ia ʰ -li ʰ , GOÇ okunuşu da ʂ ia ˋ -li ˋ şeklindedir (1991: 188, 279). Baxter ise bu adın Orta Çince oku- nuşunu syæH-lijH olarak vermiştir (2000: 80, 121). Sheli ’ye aynı zamanda, Çincede Budist terminolojide kullanılan ve şari- sesini yansıtan bazı Sanskrit kelimelerin ses karşılığı olarak rastlanılmaktadır ( Weishu 114.3028; Hirakawa 1997: 1000; Kaya 2006: 266; Mayrhofer 1956-III: 307). THY ’da verilmiş olan boy adında görülen Chili ’nin 叱利 ise Pulleyblank tarafından verilmiş olan EOÇ okunuşu t ɕʰ it-li ʰ ve t ɕʰ it-li ʰ , GOÇ okunuşu da t ʂʰ it-li ˋ şeklindedir (1991: 57, 188). Baxter’a göre ise bu adın Orta Çince okunuşu tsyhit-lijH biçimindedir (2000: 17, 80). Tuli ’nin 吐利 de Pulleyblank’e göre EOÇ okunuşu t ʰɔ ’-li ʰ şeklinde iken, GOÇ okunuşu t ʰ u ǝ̆ˊ -li ˋ şeklindedir (1991: 188, 312). Baxter ise bu adın Orta Çince okunuşunu thuX - lijH olarak vermiştir (2000: 80, 137). P.T. 1283 numaralı Tibetçe belgede I. 9’da verilen Türk boyları listesinde, Shar Du-li adında bir Türk boyunun adına rastlanılmaktadır (Venturi 2008: 21). Atwood, bunun THY ’daki Sheli Tuli olduğunu tespit etmiş ve bunların Sheli ile Tuli şeklinde iki farklı Türk boyu olduğunu öne sürmüştür (2012/2013: 57). Şar adına sonraki dönemlerde Uygurlar ve Kitanlar (Qidan 契丹 ) arasında bir kurumun adı olarak rastlanılmaktadır (Atwood 2012/2013: 58-60). Bu adın “kemik” ya da “beden” anlamlarına gelen Sanskrit bir kelimeden alıntı olabileceği tahmin edilebileceği gibi, Sarı kelimesinin Eski Türkçe biçimi olan Sarı ġ ve Sarı ’nın bir çeşidi olduğu da düşünülebilir. Nitekim bazı tarihî Türk lehçelerinde Sarı kelimesi, Şara ve Şarı şeklinde görülmek- tedir. Hazar-Karadeniz bozkırlarında 5.-6. yüzyıllarda yaşayan Ogur topluluklarından birisinin adı, Bizans kay- naklarında Saragouroi Σαράγουροι olarak geçmektedir ki bu adın aslının *Şara ġ ur yani *Şara O ġ ur olduğu belirtilmiştir. Golden ayrıca, Ortak Türkçe Sarı ġ ’ın Ogur Türkçesinde Şara, Çuvaş Türkçesinde Şură, Ortak Moğolcada Şira ve Macarcada Sárga (Macarcada s harfi ş olarak okunmaktadır) biçimlerinde görüldüğünü eklemiştir (Moravcsik 1983-II: 267-268; Golden 1992: 97). El-Mervezî de Ṭ abâ ʿ î el- Ḥ ayavân adlı eserinde, Türk kavimlerini anlattığı kısımda Şârî adında bir halktan söz etmiştir ki Barthold ve Minorsky, bunun Sarı ’yı karşıladığını tespit etmişlerdir. Bu adın Kıpçaklar ya da Sarı Uygurlar için kullanıldığı tahmin edilmiştir; el-Mer- vezî de Şârîlerin Basmıl adındaki bir beylerinin adıyla bilindiklerini yazmış, yani Şârîleri tarihteki Basmıllara bağlamıştır (Minorsky 1942: 19, 30, 73, 100; İbn Fazlân 1995: 102). Şar’ı bir unvan olarak açıklayan Atwood, Tuli ’nin de aslının Tüli şeklinde bir unvan olduğunu düşünmüş, bu ada Kaylarda (Tatabılar, Xi 奚 ), Kitanlarda ve Çin’deki Cürçen kökenli Jin 金 Hanedanı’nda (1115-1234) ad ve unvan olarak rastlanıldığına değinmiştir (2012/2013: 60). İncelediğimiz mite gelince, Yamada’ya göre bu mit, Türklerin Ashide 阿史德 boyuna ait bir mittir (1985: 244). Atwood ise bu mitin Türklerin ortak bir köken miti olduğunu düşünmüştür (2012/2013: 57- 58, 78-79). Ancak bu mitin, Türklerin yalnızca Şar boyuna ait bir mit olduğu da düşünülebilir, zira mitin ana karakteri Şar boyunun adını taşıyan bir denizin ya da gölün tanrısının kızıyla ilişki yaşamaktadır. Konuyla ilgili mevcut kaynakların durumu, kesin bir yorum yapmaya şu anda pek izin vermemektedir. Shelihai yer adındaki hai 海 kelimesi ise “deniz” olarak çevrilebileceği gibi, “göl” olarak da çevrilebilir, çünkü Çin kaynaklarında “deniz” kelimesinin bazı yer adlarında göller için kullanıldığı görülmektedir. Nitekim Sinor bu meselenin üze- rinde durmuş ve hai kelimesini “göl” olarak çevirmiştir (1982: 230, 250). Atwood da aynı doğrultuda bir çeviri yapmıştır (2012/2013: 57). Yamada ise bu kelimeyi “deniz” olarak vermiş, ancak bunun “göl” şeklinde çevri-

RkJQdWJsaXNoZXIy NTU4MTgx