Epi-paleolitik Çağ

1.2.1. Anadolu’nun Epi-Paleolitik Buluntuları Anahtar Kelimeler: Türkiye Epi-paleolitiği, Yontmataş, Sürtmetaş, Kemik aletler, Sanat eserleri, Süs objeleri. Türkiye’de Epi-paleolitik döneme ait buluntuların hemen bütünü taşınabilir belgelerden oluşmaktadır. En yoğun buluntu grubunu yontmataş aletler oluşturur. Bu aletler arasında makrolitlerden; kazıyıcılar, çontuklu ve dişlemeli aletler, taş delgiler, taş kalemler ile düzeltili ve sırtlı dilgiler sayıca en fazla tespit edilen tipleri temsil ederler. Mikrolitikler arasında, geometrik olmayanlardan; sırtlı ve düzeltili dilgicikler, düz veya eğik budanmış dilgicikler, dar ya da geniş mikro uçlar ile mikrogravet uçlar en tipik örneklerdendir. Geometrik olanlar arasında; kısa ve uzun çeşitkenar üçgenler, ikizkenar üçgenler, çeşitli tiplerde trapezler, yarımaylar ile çok az sayıda dikdörtgen mikrolitler en temel tipleri oluştururlar. Bu mikrolitik aletler, tekil ya da ahşap kargılar üzerine kompozit halde yerleştirilerek av silahı (zıpkın) şeklinde kullanılmışlardır. Türkiye’nin çoğu Epi-paleolitik yerleşiminde yukarıda adı geçen yontmataş eserlere rastlamak mümkündür. Bunların hammaddeleri bölgeden bölgeye değişmekle birlikte çevrede var olan çakmaktaşı, radyolarit, kalsedon ve obsidiyen gibi uygun kayaçlardır. Döneme ait sürtmetaş buluntular oldukça sınırlı sayılarda ele geçmiştir. Bunlar arasında; Öküzini mağarasından ele geçmiş olan yivli-oluklu taşlar ile öğütme taşlarını örnek olarak verebiliriz. Epi-paleolitik buluntular arasında bir diğer grup, kemik aletlerdir. Türkiye Epi-paleolitiğinde en sık rastlanılan kemik aletler bızlardır. Bunların boyutları değişken olmakla birlikte 10 cm.yi geçen örnek sayısı azdır. Öküzini ve Karain B kemik bızları Türkiye’nin en zengin koleksiyonunu oluşturmuştur. Bu aletlerin iş gören uçları ile gövde kısımları cilalı ve parlaktır. İğneler ve spatüller diğer kemik alet kategorilerinde olmakla birlikte bızlardan daha az sayıda ele geçmiştir. Öküzini mağarasından ele geçen bir adet kemik tığ ise, Türkiye’deki tek ve ünik bir eserdir. Sanat ve süslenme objeleri açısından en iyi örnekler Öküzini ve Karain B’den ele geçmiştir. Prof.Dr.Kılıç Kökten’den bilindiği kadarıyla kaya sanatına ilişkin taşınamaz tek örnek Öküzini mağarasının duvarına gravür olarak işlenmiş öküz tasviridir. Ancak bu gravür ya tahrip olduğu için ya da üzerinin kalsitle kaplanmasından ötürü günümüzde tespit edilememiştir. Taşınabilir sanat eserleri arasında küçük bir çakıl üzerine gravür tekniğiyle işlenmiş olan öküz ve mızraklı avcı tasviri en muhteşem örneklerdendir. Küçük bir çakılın bir yüzü üzerine merdiven biçimli sıralı çizgiler ile aynı çakılın diğer yüzündeki daire ve merdiven biçimli motiflerin bulunduğu taşınabilir bir diğer eser ise fonksiyonu bilinmemekle birlikte Türkiye için ünik bir buluntudur. Epi-paleolitik süslenme objeleri hammadde açısından çok çeşitlilik gösterir; taş, kemik, diş ve yumuşakça kabukları bunlara örnek olarak gösterilebilir. Sayısal açıdan taş ve yumuşakçalar ilk sırada yer alır. Kemik ve dişlerden yapılmış boncuklar daha azdır. Böylesi birçok örnek Öküzini, Karain B ve Pınarbaşı yerleşimlerinden oldukça iyi bilinmektedir.

RkJQdWJsaXNoZXIy NzM2ODUz