Gelenek, Görenek ve İnançlar

35 Doğu Karadeniz Hayvancıları ve Çobanlarının Geleneksel Veterinerlik Uygulamalarına Dönük Tespit ve Değerlendirmeler Gelenek, Görenek ve İnançlar 10. İneğe nazar değdiği zaman başka bir hayvanın kemiği ipe takılıp hayvanın başına takılır. (KK-1) 11. Sığır doğurduktan basıklığı geçsin diye üzerinde tabanca veya et gezdirilir. Ayın yeni- sinde Çarşamba günü sığır avat dikeninin altından geçirilir. Kulhuvellahı duası üç kere okunarak hayvanın belinin üstünden yine üç kere bıçakla geçilir. (KK-75) İnekler “basık” olunca, arpa süzgeçle kalburlanır. Hayvanın başına yumurta kırılır ve tüm bunları anneden ilk doğan çocuk yapar. (KK-27) Loğusa hayvanı nazardan korumak için hayvan ahırdan ilk kez dışarı çıkarılacağı zaman bir bez içerisine üç tane soğumuş halde köz ve üç adet fasulye tanesi konularak bağlanır. Bu bez hayvanın boyun bağına bağlanır. (KK-64) 12. Döl tutmayan inekler için, yedi farklı yerden çıkan su toplanır ve ineğe içirilir. Dört yol ağzına getirilen ineklerin başında yumurta kırılır. (KK-73; KK-74) Bazen de yedi parça demir alı- nır ve demir bir süzgece konulur. Süzgece su dökülerek hayvanın üzerinde başından kuyruğuna kadar üç kez gezdirilir. (KK-73) 13. Hayvanlara nazar değdiği zaman yapılan tedavilerden birisi de “El Dermanı” denilen tedavi usulüdür. El dermanı için kırk kişi, kırk tane mısır tanesi, bir şişe su ve küçük bir leğen gerekir. Bu tedaviyi yapacak olan kişi yol kenarına çıkar, gelen geçen insanlardan yardım ister ya da bizzat kapı kapı dolaşır. Bulunan ilk kişi ilk önce leğene elini yıkayıp ardından leğene tükürür. Daha sonra leğenin içine bir mısır tanesi atar. Bu süreç böyle kırkıncı kişiye kadar devam eder. Bu sürecin sonunda leğendeki mısır taneleri ayıklanır ve elde edilen su ineğin yemine dökülür. Böylece tedavi süreci tamamlanmış olur ve inekteki nazarın geçmesi beklenir. (KK-73) Sonuç Hayvanların dinlik ve büyülük nitelikler taşıyan uygulamalarla sağaltılması yolunda kulla- nılan materyallerin anlam ve işlevleri hakkında değerlendirmeler yapılarak çalışma sonlandırıla- caktır. Araştırma sahasında tespit edilen kimi uygulamalarda ineğin akan suyun üzerinden üç kez geçirilmesi ve ayaklarına bağlanan ipin kesilmesi, kısmetsizliği ve bereketsizliği ortadan kal- dırmaya yönelik büyülük bir uygulamadır. Su ve kesilen ip ile bir yandan talihsizlik ortadan kaldı- rılmaya, diğer yandan da gebeliğe engel olan sebep ortadan kaldırılmaya çalışılmaktadır. İnek, bir Cuma günü akarsuyun üzerinden üç kez geçirilerek arındırılmaktadır. Bu arınma, gebeliği engellediğine inanılan uğursuzluklardan arınma anlamına gelmektedir. Akarsuyun üzerinden üç kez geçirilen inek, yeniden dünyaya gelmiş gibidir ve ayaklarına bağlanan ipin kesilmesiyle de olması gereken normal hayata başlaması (doğurgan olması) anlamına gelmektedir. Gebe kalmamak, normal bir durum değildir. Anılan uygulamalar, normal olmayan bir durumu normale dönüştürmektedir. İneklerin loğusalık diye ifade edebileceğimiz dönemlerinde korunması amacıyla yapılan uygulamalarda başrolde karşımıza “anadan doğan ilk çocuk”la doğan ilk buzağı arasında ilişki

RkJQdWJsaXNoZXIy NTU2NTE2