Gelenek, Görenek ve İnançlar
37 Doğu Karadeniz Hayvancıları ve Çobanlarının Geleneksel Veterinerlik Uygulamalarına Dönük Tespit ve Değerlendirmeler Gelenek, Görenek ve İnançlar Halk hekimliği uygulamalarında da sıklıkla karşılaşılan sarımsağın kokusuyla kötü ruhları uzak tuttuğuna inanılmaktadır. Nazar ve kötü ruhlara karşı savunmada sarımsağın kullanımı dün- ya toplumları arasında son derece yaygın olup, kökenleri eski Mısır’a kadar gitmektedir 5 . Bir başka savuşturucu nesne olarak karşımıza çıkan tavuk pisliği, tavuk bacağı ve tavuk kanı gibi nesnelerin büyülük uygulamalarda bölgede sıkça tercih edildiği görülmektedir. Horozun ötüşü ile kötü/kötücül ruhların/varlıkların kaçışı arasında da bir bağ kurulmuş olmalıdır. Horoz kelimesi de doğrudan Mısır Güneş Tanrısı “Horus”tan gelir. Horozun ötüşü ile birlikte her yeri aydınlık kaplamaya ve gece ortaya çıkan kötücül varlıklar ortadan çekilmeye başlar. Bu bağ- lamda, tavuk pisliğinin de kötücül güçleri uzaklaştırmak gibi bir işlevinin olabileceğini düşünmek mümkündür. Uygulamalardan bazılarında karşılaşılan yumurta ise, bolluğun, bereketin ve doğurganlı- ğın (Mitolojiye göre evren, kozmik yumurtadan meydana gelmiştir.) simgesi olan tavuktan çıkma- sı münasebetiyle bereketin ve doğurganlığın simgesidir. Büyülük etkiler yaratması beklentisiyle gerçekleştirilen uygulamalarda haşlanmış yumurta kullanımı, bereketi arttırmaya yönelik bir dü- şüncenin ürünüdür 6 . Yedi yerden çıkan suyun toplanıp ineğe içirilmesi, suyun doğayı döllemesi ile ilişkili olmalıdır. Yer, dişidir ve erkek olarak kabul edilen göğün yağdırdığı yağmur suyu ile döllenir. Anadolu’da bağ, bahçe, ahır ve çardak gibi bereketi temsil eden mekânlara hayvan ka- fası asılmaktadır. Bu, hem bolluk ve bereketi arttırmak hem de bölgeyi kötücül varlıklardan uzak tutmak amacını taşır. Ağaca asılan hayvan kafası, aynı zamanda bir tür sunu (kurban) anlamına da gelmektedir. Hayvanlara bağlanan nazarlıklarda yer bulan deniz kabukları, Hakaslara göre Umay’ı temsil eden nesnelerden biridir. Beşiğe konulan deniz kabuğu, yenidoğanın Umay’a teslim edil- mesi ve bu yolla kötülüklerden korunması anlamını taşımaktadır (Lvova ve diğerleri, 2013: 169). Benzer bir işlevi Anadolu’da insanlar ve hayvanlar merkezinde yapılan sağaltma uygulamaların- da görebilmekteyiz. Uygulamalar sırasında çatlatılan veya yedirilen tuz, Türk kültüründe bolluk ve bereketi simgelemenin yanı sıra, nazara karşı da güçlü bir savuşturucu olarak kabul edilmektedir 7 . Yaşar Kalafat, Türk halkları arasındaki nazar ve bereket temennili uygulamalarda tuzun kullanılışına dönük bazı örnekleri şöyle anlatır: Altay Türklerinde yola çıkan kimsenin başı gövdesi kol ve bacakları etrafında tuz dolandırılır ve atılır. Bu esnada; “Yolun yahşi bolsun/Yolun açık bolsun. Yolunda kötü şeylere rastlamayasın.” gibi temennilerde bulunulur. Ayrıca uğursuzluğa uğrayan kimsenin etrafında veya başının çevresinde güneşin dönüş istikametinde tuz dolandırılır. Böylece musibetlerin def edildiğine inanılır. Türk kültür coğrafyasının Anadolu kesiminde nazara karşı ko- 5 Sarımsağın çeşitli inanış ve düşünüş sistemleri içindeki yeri ile ilgili olarak bk. http://americanfolklore.net/ folklore/2010/10/garlic_superstitions_folklore.html (Son Erişim Tarihi: 03.07.2014) 6 Yumurta ve boynuzun bereket ve doğurganlığı temsil eden simgeler olarak kabul edilişlerine dönük bazı örnekler için bk. (Oğuz, 2002: 791-798). 7 Tuzun Türk kültüründeki yeri ile ilgili olarak bk. (Elçin, 1966; Koca, 1977; Aça, 2001; Oğuz, 2002: 742- 749; vd.)
Made with FlippingBook
RkJQdWJsaXNoZXIy NTU2NTE2