Gelenek, Görenek ve İnançlar
374 Yrd. Doç. Dr. Hülya UZUN T.C Kültür ve Turizm Bakanlığı Semâhanedeki diğer semâzenler ve mutrıb heyeti de aynı şekilde semâhaneden çıkarlar, muka- bele tamamlanmış olur. Bu törenin ardından yapılan bazı uygulamalar daha vardır ki bunlar, “Bayramlaşma”, “Ga- ripler Seması” ve “Niyaz Ayini”dir. Bayramlaşma, mukabele bittikten sonra şeyh semâhanede kalarak yapılan tebrik törenidir ve genellikle bayramlardan sonraki ilk mukabelede, kandil gecelerinde yapılır. Garipler Seması, bazen tören yapıldıktan sonra biraz daha semâ yapmak ve vecd için- de olmak isteyen dedeler ve canlardan birkaçı tarafından, herkes semâhaneyi terk ettikten ve kandiller dinlendirildikten sonra semâhanede yapılır ve şeyh semâsı gibi on sekiz çark atılarak tamamlanır (Gölpınarlı 2006-b-: 109). Niyaz Ayini ise, mukabeleye gelmiş olan ve Mevlevîlik erkânını bilen şeyh, can yahut da muhiplerden birisi zevke gelerek mukabelenin biraz daha sürmesini istemesiyle olur. Niyaz gelince, dördüncü devrede son peşrev çalınmaz; ney kısa bir segâh taksim yapar ve “Niyaz mukabelesi” başlar. Niyaz âyini Yürük Semâi çalınarak kısa bir taksimle sona erer, aşr başlar ve mukabele biraz önce anlatıldığı gibi biter. Dergâh ve tekkelerdeki semahanelerde geleneksel olarak Mevlevî semâsı 1925 yılında çıkan Tekke ve Zaviye kanununa kadar devam etmiş, bu tarihten sonra ise başta Konya olmak üzere unutulmaya başlanmıştır. 2009-2012 yılları arasında Afyonkarahisar merkez olmak üze- re, bu konuda yapılan alan çalışmalarında, Afyonkarahisar’da yaşayan Sultan Divanî soyundan gelen inas 7 çelebilerinin yaptıkları ve “gezek” adını verdikleri sohbet toplantıları sayesinde hem post makamı, hem de Mevlevî ayinlerinin icrası ve sema öğretimi, evlerde gizlice devam etmiştir. 1950 yılında çok partili hayata geçilmesinin ardından, Cumhuriyet döneminde yasaklanan bazı hareketlerin yeniden başladığı görülmüştür. Bu durumdan olumlu yönde etkilenen tarikatların başında da Mevlevîlik gelir. Çünkü bu tarihten sonra Mevlevî âyini ve semânın yani mukabelenin, yapılmasına izin çıkmış, bunun yanında devlet bu gösterilere izleyici olarak katılarak destek ver- miştir. Bu tarihten itibaren başta Konya olmak üzere tüm yurtta, Mevlevî âyinleri eşliğinde ve âyin kuralları çerçevesinde yapılan Mevlevî semâsının uygulanışında değişimler olduğu gözlenmiştir. Bu değişimler hem semânın yapılma şeklinde hem de buna bağlı olarak semâ yapan kişilerde kendini göstermeye başlamıştır. Semâ öğrenen kişiler semâyı dinsel ritüelinden uzaklaştırarak, bir gösteriye diğer bir ifadeyle performans etkinliğine dönüştürmüşlerdir. Ayrıca semanın yapılma şekline bakıldığında, sadece sema törenlerinde değil, farklı yerlerde icra edilen ilahiler içinde bir performans etkinliği olarak, bağlı bulunduğu ritüelinden koparılarak seküler mekânlarda, düğün, nişan gibi eğlence ortamlarında ve 10-15 dakikalık paket programlar içinde yer almaya başladığı görülür. Performans Etkinliği Olarak Semâ Performans Fransızca kökenli bir sözcüktür ve TDK sözlüğüne göre şu anlamlara gel- 7 İnas: Mevlânâ’nın kadın soyundan gelen çelebilere verilen addır. Erkek soyundan gelenler ise zükûr çelebi denir.
Made with FlippingBook
RkJQdWJsaXNoZXIy NTU2NTE2