Ihlara Vadisi ve Çevresi Kırsal Yerleşmelerinde Yapı Sanatı ve Geleneksel Yapı Ustalığı

121 Ihlara Vadisi Ve Çevresi Kırsal Yerleşmelerinde Yapı Sanatı ve Geleneksel Yapı Ustalığı Maddi Kültür Seksenli yıllardan itibaren yöreye has mimarlık geleneğinin değişime uğramaya başlama- sıyla birlikte ustalık mesleği de dönüşüm yaşamış, ortaya çıkan yeni yapı malzeme ve teknikle- rine koşut bir şekilde ustalar da yeni beceriler edinmiş ya da geliştirmişlerdir. Modern çağa bir şekilde ayak uyduran yerel yapı ustaları günümüzde dahi kırsal bölgelerdeki inşa faaliyetlerini büyük ölçüde yürütmektedir. 8.1. Eğitim ve Bilginin Aktarılması Geleneksel bir meslek olan yapı ustalığının eğitimi ve aktarımı da geleneksel yollarla usta-çırak ilişkisi adını verdiğimiz metotla gerçekleştirilmektedir. Eğitim süreci tamamen söze, kulağa ve uygulamaya dayalıdır. Yüzlerce yıllık bir süreçte ve nesiller boyunca meydana gelen ve geçmişten günümüze tevarüs eden “tecrübe havuzu”, eğitim süreci sonucu ustadan çırağa aktarılacaktır. Meslek, yaygın bir uygulama olarak babadan oğula miras kalmıştır. Bina ustalığındaki mesleki aşamalar çıraklık/amelelik, yonuculuk ve duvar/kemer ustalığı- dır. Bu tabirler beceri gelişiminin de bir göstergesi ve nişanesidir. Mesleğe giriş yaşı değişkendir. Ancak yapıcılık işlerine insan gücüne dayalı zor bir meslek olması nedeniyle ancak delikanlılığa adım atmış, bünyesi sağlam gençler dâhil olabilir. Çırak ya ustanın kendi ailesindendir ya da “bir sanat sahibi olsun” düşüncesinden yola çıkan başka aileler tarafından ustanın yanına verilir. Usta, ister kendi ailesinden isterse aile dışından olsun yanına çırak alırken çocuğun hevesli ve elinin yatkın olmasına da dikkat eder. Bir ustanın yanında çalışarak inşaat mesleğini öğrenme ameliyesi “çırakçılık” olarak adlandırılır. Geleneksel mesleklerin ruhunda var olan “eti senin kemi- ği benim” anlayışı yapı ustalığında da karşımıza çıkar. Ustanın yanında amele ya da çırak olarak çalışmaya başlayan ve inşaat ortamında teknik bilgi ya da beceri istemeyen birçok iş yapmak durumunda kalan usta adayı bir yandan da ustadan yapıcılıkla ilgili çeşitli teknik bilgileri önce gözlemleyerek ve sonra bizzat deneyerek ve uygula- yarak öğrenmeye başlar 11 . Aynı zamanda meslek dilini ve terminolojisini, yapıcılıkla ilgili aletle- rin kullanımını, inşaatta kullanılacak malzemelerin özelliğini, maliyetle ilgili hususları da öğrenir. Çırağın karmaşık ve ince el becerisini geliştirmesi ve el-göz-beyin koordinasyonunu oturtması bazen yıllarını alabilir. Bunun yanında usta, meslek ahlakı, çeşitli geleneksel bilgiler ile toplumsal kuralları da çırağa aktarır, helal kazancın önemini kavramasını sağlar. Ustanın çırağına öğrettiği önemli konulardan birisi de sabır mefhumudur. Sabır bütün geleneksel mesleklerin temelini teşkil ettiği gibi eğitim sürecinin başarısı da gene gösterilecek sabra bağlıdır. Eğitimin amacı çırağın sadece iyi bir bina ustası olması değildir, iyi bir esnaf olması da gözetilir. Yıllar içerisinde ustası tarafından eğitilerek ve olgunlaşarak el becerisi gelişen ve kabiliyetinin müsaade ettiği süre içe- risinde (ustasının da kararıyla) önce yonucu ve daha sonra da usta olur. Bu aşama genellikle çırağın askerlik hizmetini yerine getirmesinden sonradır. Bu yolla kemer ustası vasfını kazanarak kendi başına iş alarak çalışmaya başlayabilir. “Askere gitmeden bu Camal usta diyi taş ustası vardı. Onun yanında ame- 11  Bir terzi, bakırcı, çömlekçi ya da marangoz senenin hemen her günü çalışır. Atölye ya da dükkân ortamında çırağın defalarca izleyebileceği kadar üretim yapılır. Yani çırağın zanaatı öğrenebileceği bol vakti olur. Oysa yapı ustasının bir atölyesi yoktur. İnşaat alanı ustanın atölyesidir. Bir inşaatın süresi bellidir. Yapı ustasının inşaat mevsimi boyunca gerçekleştirebileceği inşaat sayısı da ortadadır. Bundan dolayı çırakların mesleği öğrenmek için ellerini çabuk tutmaları, gözlerini dört açmaları gerekir.

RkJQdWJsaXNoZXIy NzMzNDcy