Maddi Kültür
446 Doç. Dr. Yüksel ŞAHİN T.C Kültür ve Turizm Bakanlığı etme bilgilerinin aktarımıdır. Geleneksel bilgi ve beceri ile oluşturulan geleneksel işlemeler, el sanatları arasında belki de estetik bakımdan en yüksek değerdeki uğraştır. Becerikli ellerde hala üretilmekte olan işlemeler geçmiş kültürel anlamları geleceğe taşıdığı kabul edilen bir sanat dalı olarak teknik bakımdan da zorluklar içermektedir. İşlemelerin teknik olarak çözümlenmesi akıl yürütülerek “bilgi” sayesinde olmaktadır. Teknik bilgisizlik olması durumunda işlemenin çeşitli iğnelerinin yapılması mümkün olamayacaktır. Bir tekniğin nasıl yapılacağını bilme durumu “bilgi” ile gerçekleşecektir. Burada teknik, bir anlamda “bilgi”nin karşılığı olmaktadır. Zonguldak işlemelerinde başvurulan teknik, bölgeye ait hesap işi işlemede kullanılan tüm iğne türlerini kapsamaktadır. Düz pesend, verev pesend, muşabak, ajur, tel kırma, hesap iğne, mürver, gözeme gibi adlar alan iğne çeşitleri gelenekte yer almış eski örneklerin replikaları üze- rinde uygulanmaktadır. Her biri ayrı bir teknik ve dolayısıyla bilgi içeren bu iğneleri arzu edilen titizlikte yapabilmek “beceri” olarak adlandırılmaktadır. Eşyaları güzel yapabilme becerisi, teknik bilgi ve bu tekniği kullanabilme yeteneği ile birlikte kültürün konusu olarak değerlendirilmektedir (Senneth, 2013: 21). İşlemecilik Zonguldak ve çevresinin kültüründe olan bir el sanatıdır. Ge- lenekte yer alan işleme bilgisinin eğitimle geliştirilen beceri ile hayata geçirilmesi olumlu bir gelişmedir. Bu sonuç Senneth’in insanların becerilerinin gelişebilmesi için daha fazla eğitim ve alıştırma yapmaları gerektiği (Senneth, 2013: 66) tespitini haklı çıkarır. Bu bağlamda ge- leneksel işleme tekniklerinin farklı iğnelerinin öğrenilmiş olması nedeniyle işleme geleneğinin yaşatıldığından bahsedebiliyoruz. Ayrıca tekstil üretiminin çeşitli aşamalarının Zonguldak ve çev- resi için tarihi derinliği ve gelenekte yeri bulunduğu bilinmektedir (Yağan, 1978; 66), (Barışta, 2001: 127). Bölgede halk kültüründe işleme işi bilinen bir meşguliyettir (Ther, tarihsiz), (Şahin, 2016b; 38), (Şahin, 2016a: 616). Ancak yeni işleme ürünlerin üretim gerekçeleri ve kullanım alanları farklılık göstermektedir. İşlemeler artık çeyiz için gerekli olan peşkir, el bezi, gelin başı, perde vb. olarak değil sadece örtü amaçlı üretilmektedir (Şahin, 2016b; 43). İşlentiler kültürün temsili olarak anı değerinde üretilmekte alıcılar da aynı maksatla almaktadır. İşlemelerin bu hali günümüz gereksinimlerine uygundur. Eskişehir Tepebaşı’nda görülen örneklerde, özellikle örme becerisinin yaygın haliyle devam etmesi ilk tespitlerimiz arasındadır. Tarihsel süreçte bölgede Ankara tiftiği yetiştiriciliği, yün üretimi ve sof dokumacılığının olduğu düşünüldüğünde örmeciliğin son derece doğal bir ge- lişme olduğu ifade edilmelidir. Ancak, bu tarihsel güçlü geçmişe karşın ortaya çıkan ürünlerin ge- leneksel ürünleri yansıttığı ifade edilememektedir. Burada örme becerisi vardır ve günlük ihtiyaca yönelik kışlık giyecek ve aksesuarların yaygınlığı öne çıkmaktadır. Bunların yanı sıra hazır tekstil malzemelerden yapılan yetkinleşmiş beceriye ihtiyaç göstermeyen yapıştırma ile üretilen günlük kullanım ve süs eşyalarının uğraşı (hobi) kategorisi altında yer alması daha uygun olacaktır. Boş zamanlarını değerlendiren kadınlar, modanın etkisinde her sezon bir başka biçimde ortaya çıkan günlük kullanım nesneleri üretmektedirler. Burada kültürün temsili rolü üstlenen bazı düzenleme- ler vardır ancak bunlardan geleneksel kültürün kendisi olarak bahsetmemiz uygun olmayacaktır. Kaş Kekova da tespit edilen mevsimlik ürünler neredeyse bütün sahil şeridinde görülmeye başlanmıştır. Buradaki durum kadınların geleneksel becerilerini, zevklerini ve pratik zekâlarını göstermesi bakımından kıymetli bir gelişmedir. Kadınların dikiş bilgisini eyleme döktükleri ve bir çalışma alanına ihtiyaç duyulduğu ve yapılan işle ilgili bir atölye ortamı oluşturulduğu görülmekte-
Made with FlippingBook
RkJQdWJsaXNoZXIy NTU4MTc2