­ AFYONKARAHİSAR YÖRESİ HALK OYUNLARI KIYAFETLERİ | Kültür Portalı

Afyonkarahisar Yöresi Halk Oyunları Kıyafetleri - Afyonkarahisar

Giyim Kuşam

Erkek Kıyafetleri: Afyonkarahisar’da erkek halk oyunları efe, zeybek, seymen geleneğini sürdüren; il içinde her yörede aynı olan bir beraberliği yansıtır. Giyim de buna ayak uydurmuştur.

Başa Giyilenler:

  • Terlik: Bezden dikilmiştir. Fesin kısa sürede kirlenmesini önlemek amacıyla giyilir.
  • Fes: Bordo keçeden kalıp üzerine geçirilerek yapılmıştır.
  • Yazma (Yemeni): Pamuklu kumaş üzerine boya işlemeli, kenarları oya işlemelidir.
  • Sarık (Poşu): Siyah renkte kaliteli ipekten püsküllü olarak yapılmıştır.
  • Keyfiye: Çoğu kez gömlek (mintan) rengiyle uyumlu kaliteli ipekten püsküllü olarak yapılmıştır. Boyuna sarılır.

Bedene Giyilenler:

  • İçlik: Amerikan kaput bezinden, bol yakasız, önden göğse kadar açık, kalça ile diz kapakları arasına kadar uzunlukta, kollu, bir iç giyim parçasıdır.
  • Gömlek (Mintan): İnce yollu keten kumaştan önde düğmeli, kollu, hakim yakalı bir iç giyim parçasıdır.
  • Yelek: Kolsuz giyim parçasıdır. 
  • Bel Kuşağı: Pamuklu, ince dokuma, beli tutmak için kullanılır.
  • Camadan: Mavi veya gri çuhadan kollu, astarlı, gömlek üzerine giyilen giyim parçasıdır. Çuhanın üzeri ve kanatları kaytana işlemelidir.
  • Cepken (Kartal Kanat): Mavi veya gri çuhadan kolsuz, astarlı, camadan üzerine giyilen giyim parçasıdır. Çuhanın üzeri ve kanatları tamamen kaytana işlemelidir.
  • Dış Kuşak: Yünlü dokumadan yapılmış bel kuşağıdır. Deseni yollu olup, yollar arasında çiçek ve badem motifleri dokunmuştur. Kare şeklinde olup, katlanarak bele sarılıp, üzerine kayışlı silahlık bağlanır.
  • Şalvar (Potur): Göbek altı bol büzgülü, uçkurla bağlı, ağı geniş ve rahat harekete elverişli, bölge sert iklimine uygun diz kapaklarını örtecek uzunluktadır. Uzun paçalı olmayıp, içine uzun paçalı veya tayt giyilmez.
  • Silahlık: Deriden arkaları kayışlı yapılmış, dış kuşağı bağlamak ve kama, yağlık, toplu tabanca, vb. şeyleri arasına koymak için kullanılır.
  • Kama: İki tarafı da keskin bir çeşit bıçaktır. Kını ve sap kısmı işlemelidir 
  • Saldırma: Tek tarafı keskin olan eğri kamadır.
  • Toplu Tabanca: Altı mermi alan ve kabzası işlemeli olan tabancadır.
  • Yağlık : Mendil
  • Tek Tüfek : Tek namlusu olan ve tek atış yapan bir tüfektir.
  • Ayağa Giyilenler:
  • Çorap: Yünden örülmüştür, diz kapaklarına kadar uzunlukta olup, genelde beyaz ve siyah renklerde kendinden desenlidir.
  • Çizme: Uzun konçlu, altı kösele tabanlı, kısa topukludur. 
  • Kundura: Altı kösele tabanlı, yüksek topukludur.
  • Dizlik (Tozluk): Diz kapağına kadar gelip ön kesiminde dizin yere teması durumunda yerdeki çizici ve kırıcı şeylerden koruması için giyilir. 

Kadın Kıyafetleri

Başa Giyilenler:

  • Başlık: Türkmenlerde giyimin tamamlayıcı unsuru olan baş süslemesine büyük önem verilmiştir. Bir bakıma kadının toplumdaki yeri baş bağlama biçiminden anlaşılmaktadır. 10-12 cm yüksekliğinde bordo çuhadan yapılan fes üzerine gümüş veya bafon tepelik yerleştirilir. Saçlar ince örgülerle ayrılmıştır. Bir beze dizilen altınlar alına ve yanaklara ikişer sıra olmak üzere dizilirler. Bunlara penez denilir. Yanlara sarkanlar “duluk bastı” adını alırlar. Bazı yerlerde duluk bastılar çeşitli renkte boncuktan yapılan süsler biçimindedir. Yöreye ve ekonomik duruma göre altınların cinsi ve adedi değişmektedir.
  • Penez: Alın süsleme altınları
  • Yazma: Beyaz örtü ile baş bağlanır
  • Poşu: Alına dolanır
  • Terlik: Bezden yapılan, üzeri boncuk ve pullarla işli olduğu gibi iki yanına “zülüf askısı” denilen boncuk süsler de dikilen, içi astarlı bir çeşit takkedir. Bazı köylerde Çiril de denilmektedir. Madeni zincir ve takılarla süslü fesin üzerine takılır.
  • Zülüf Askısı: Mavi boncuktan yapılarak terliğin iki yanına dikilen veya iki yandaki düğmelere ilmikle geçirilerek zülüf üstlerine doğru sarkan süslere “zülüf askısı” dendiği gibi köylere göre “duluk bastı”, “duluk toplusu” adları verilmektedir. Bunun altından olanlarına ise “duluk altını” denir. Boncuk süs şakaklara sallandırılır.
  • Tas: Fesin üzerine, yazmanın altına konur baş yükseltilir.
  • Çığa: Bazı Türkmen köylerinde gelin başına takılan renkli tüylerden oluşanç “taç”a, çığa-toza-toz ağı veya türlük adları verilmektedir.
  • Çeki: Fes üzerine dizilen altınların üst kısmına renkli oyalı kreplerden meydana gelen, alına çekilen, köylere göre çeki, erbi, uçtu, gibi adlar alan ipek eşarplardır.
  • Çoru Çemberi: Fes üzerine örtülen, taşlan kanı denilen kırmızı bir yazma veya örtü boynun alt›ndan tepeye doğru bağlanıp üzerine alın kısmına dolanan oyalı yazma veya eşarplara çoru çemberi veya has çember denilmektedir.
  • Gremis : Yörenin ekonomik gücüne göre 7-9 tane olan altın, boyun ve göğsü süsler.

Bedene Giyilenler:

  • Göynek: El dokuması pamuklu veya bürümcektendir. Yakasız, önden yarıya kadar açık olup yaka ve kol ağızları kıvrılarak oyalanmış, boy oldukça uzun tutulmuştur.
  • Sıkma, Delme: Sıfır yakalı, önden açık, kolsuz, kısa yelektir. Ön kısmı al veya yeşil kadifeden yapıldığı gibi pul ve boncuklarla işlenerek süslü bir görünüm verilmektedir. Üçetek içine giyildiği gibi, dışına da giyilir. Fonksiyonu aynı olmakla beraber köylere göre sıkma, cansıktı, cameden gibi adlar alır.
  • Gergi: Yün, el dokumasından üzeri yol desenli, kenarları veya eteği püsküllü, bel bağı (Kolan) ile bele tutturulan bir nevi önlüktür. Bazı köylerde “öncek” veya “peştal” adı ile anılır.
  • Şal Kuşak: Yünlü dokumadan yapılmış bel kuşağıdır. Deseni yollu olup yollar arasında çiçek ve badem motifleri dokunmuştur. Kare şeklinde olup ikiye katlanarak üçgen kısmı arkaya gelecek şekilde bağlandığı gibi, üçgen sarkıtılmadan düz olarak da bağlanır. Tokalı kuşağın kullanıldığı yerde kullanılmamaktadır.
  • Diz Bezi (Şalvar): Ağı dar ve kısa, paçaları lastikli bir nevi şalvardır. Ağı kısa olduğu için bele kadar çıkarılmayıp kalçalar üzerine dokuma uçkurla bağlanır. Bu parçaya bazı köylerde “top don” adı da verilmektedir. Sarka (Cepken): Kadife üzeri sim ve sırma ile işli, önden açık, yakasız ve kollu, kısa cepkendir. Çuha ile yapılmış olanlara “güdük” denilmektedir. Bazı köylerde “fermane” denildiği de olur. Delme üstüne giyildiği gibi üçetek üstüne de giyilir.
  • Üç Etek: Çitari, kutnu veya altıyarmaktan (Renkli yollu kumaş) iki yanları yırtmaçlı, önden açık, kenarları makramelerle süslüdür. Arka etek ve yan etekler çeşitli motiflerle işlendiği gibi sutaşı ve kumaştan kertmelerle de süsleme yapılmıştır. Kol ağzı genellikle yırtmaçlı, içi astarlıdır.
  • Bel Bağı (Kolan): 2-3 metre uzunluğunda, 2-3 cm eninde, çeşitli renk ve desende çarpana ile dokunmuş, uçlarına yünden veya kıldan renkli püskül ve boncuklar dikilmiş, önceği belde tutturmak için kullanılan bir nevi kuşaktır. Bele birkaç kez dolanarak arkada sarkması sağlanır.
  • Kapak Kuşak: Tokası gümüş ve bafondan, diğer tarafı bezden yapılan kemere “kapak kuşak” veya “muncuk kemer” denilmektedir. Bez üzerine çeşitli boncuktan süsler, dü¤meler, göz boncuklar›, çiril, çıngıl denilen madeni süsler dikilerek zengin bir görünüm verilir. Bazı köylerde buna tas kuşak da denilmektedir.

Ayağa Giyilenler:

  • Garçın: Ayağa giyilen yemeni biçimli kunduraya garçın denilmektedir. Bazı yerlerde buna kara yemeni de denilmektedir.
  • Çorap: Yünden örülmüş, çeşitli renk ve desende çoraplar giyilir.

Prof. Dr. Oktay Sinanoğlu bir konuşmasında kültürle ilgili olarak şunları söylüyor: “İnsanları insan yapan iki şey vardır. Akıl ve Gönül. insanlardan oluşan bir toplumun da kendine göre hayatı ve özellikleri vardır. Toplumun gönlünün adına da kültür denir. O toplumun nasıl bir toplum olduğuna karar veren yönlendiren kültürdür.” Kültürü yozlaşan milletler dünya milletleri arasında benliklerini yitirerek tarih sahnesinden silinmişlerdir. Kültür zenginliklerimizi yozlaştırmadan, kaybetmeden gelecek kuşaklara aktarmalıyız.

Görüntülenme Sayısı : 13539    Eklenme Tarihi : 28 Şubat 2013 Perşembe    Güncellenme Tarihi : 29 Eylül 2020 Salı