­ NUH'UN GEMİSİ EFSANESİ | Kültür Portalı

Nuh'un Gemisi Efsanesi - Ağrı

Efsaneler
Ağrı İli adını Ağrı Dağları'ndan alır. Bu dağlara Eğri Dağları da derler. Doğu Anadolu’da, Erzurum - Kars Yaylası'nı Murat Havzası'ndan ayıran Karasu - Aras Dağları'nın doğu ucunda, kartal yuvası gibi dimdik iki dağ: Büyük Ağrı, Küçük Ağrı.. Bu iki dağ için çeşitli efsaneler söylenegelmiş, bunlar kutsal kitaplara kadar girmiştir. Ağrı dağları asil şöhretini kutsal kitaplarda geçen tufan olayından almıştır.
 
Efsaneye göre; tek Tanrı’ya inanan ve O’na iman eden Nuh Peygamber zamanında, insanlar doğru yoldan eğri yola sapmış, düzen bozulmuş, Tanrı’ya isyan etmişlerdi. Tanrı, bunları cezalandırmayı kararlaştırdı. Peygamber Hazret-i Nuh’a bir gemi yapmasını ilahi bir emir olarak bildirdi. Gemi üç yüz adım boyunda, elli adım eninde ve otuz adım yükseklikte olacaktı. Nuh Peygamber gemisini yaparken, herkes onunla alay ediyor, başlarına gelecek felakete bir türlü inanmıyorlardı. Derken geminin yapımı bitti. Nuh Peygamber, ilahi emir gereğince yer yüzünde bulunan bütün canlılardan, erkek-dişi birer çift gemisine aldı. Yeteri kadar yiyecek yükledi. Sonunda da ailesi ve iman eden bazı yakınlarını yanına alarak gemiye girdi. Oğullarından birisi “Tufan olursa, ben bir dağa sığınırım” diyerek gemiye binmedi. Bu sırada gök delindi. Kırk gün, kırk gece yağmur yağmış, görülmemiş bir tufan, dağları, taşları denizlerle birleştirmişti.
 
Ressam: Elçin Şahal Oskay
 
Tanrı’nın gazabına uğrayan insanlar yok olmuş, yalnız gemidekiler sağ kalmışlardı. Nuh’un gemisi, yüz elli gün sularda yüzdü, durdu. Yine ilahi bir emirle sular çekilmeye başladı. Gemi, Ağrı Dağları'nın Cudi Tepesi'ne oturdu. Nuh Peygamber, pencereyi açarak bir güvercin saldı. Güvercin, konacak yer bulamayarak geri döndü. Yedi gün sonra, güvercini yeniden saldı. Güvercin bu kez ağzında bir zeytin dalıyla gemiye döndü. Sular çekilmişti. Nuh Peygamber gemisinden çıkarak Ağrı Dağları'nın eteklerinde bir köy kurdu. İnsanlar, canlılarla birlikte yeniden çoğaldılar. Sümerlerin Gılgamış Destanları'nda da geçen ve bütün dünyaca bilinen bu efsaneyi gerçekleştirmek için bilginler, yıllardan beri, Ağrı Dağları'nda Nuh’un gemisinin kalıntılarını arayıp durmuşlardır.
 
Tufan efsanesi burada biter ama, Doğu Anadolu’da daha başka söylentiler de vardır. Derler ki, suların çekilmeğe başladığı günlerde, Nuh’un gemisi ansızın, şiddetli bir sarsıntı ile allak - bullak olur. Gemi bir dağın sivri tepesine çarpmıştır. Gemidekiler korkudan "Suphanallah" derler. Dağın adı “Süphan Dağı” olur. Gemi, bu tehlikeyi atlattıktan sonra, kuzeye dümen kırar, bir tepeye daha çarpar. Nuh Peygamber "Allahü Ekber" diyerek bu tehlikeyi de savar. Bu dağa da “Allahuekber Dağı” derler. Derken, bir süre sonra sular çekilir. Gemi bir büyük dağın sivri tepeleri üzerine oturur. Uğraşır uğraşır, kurtaramazlar. 0 zaman hep bir ağızdan "Ne ağır dağ"  derler. Dağa “Ağır Dağ” adı verilir, bu ad sonradan “Ağrı Dağı” olur.
 
Kaynak: "Alpaslan, İ. (2010). Ağrı Efsaneleri. Birleşik Matbaacılık."
Görüntülenme Sayısı : 251657    Eklenme Tarihi : 19 Şubat 2013 Salı    Güncellenme Tarihi : 10 Kasım 2021 Çarşamba