Çankırı Doğum Gelenekleri - Çankırı
Gelenekler-Görenekler
Doğum zamanı yaklaşınca evin her tarafı temizlenerek güneş gören odalardan birisi süslenir. Çocuk doğduğunda göbeği kesilerek tuzlanır. Tuzlama işlemi yapılmadığı takdirde çocuk büyüdüğünde vücudunun kokacağına inanılır. Kundaklama sırasında çocuğun göbeğine kül konularak bir çeşit mikroplara karşı koruma uygulanır. Eskiden çocuğun altına toprak serilir ve en az bir yaşına kadar ara bezi kullanılmadan sarılırdı. Çankırı'da eskiden beri yaygın olan bir gelenek, doğumdan sonra annenin başına bir kırmızı kurdele, çocuğa da kırmızı bir başlık geçmektir. Perilerin kırmızı rengi çok sevdiği, bu sebeple de kırmızı giyenlere bir zararının dokunmayacağı inancından hareketle yapılan bu uygulama bugün de görülmektedir.
Çocuğun yatak ucuna bir mavi (gök) boncuk ve altın "Maşallah" takılır. Bir gün sonra yakın akrabalar ile komşular çocuk ziyaretine gelerek yakınlık derecelerine ve ekonomik durumlarına göre altın takar veya bir kutu şeker getirirler. Çocuk ziyaretine gelenlerin temennileri "oğul yaşı uzun olsun, Allah analı babalı büyütsün, kısmeti bol olsun, aklı üstünde büyük adamlar olsun, anasına, babasına hayırlı büyüsün" şeklindedir. Evde helva yapılır ve ilk olarak doğum yapan anneye ikram edilir. Ayrıca gelen ziyaretçilere sıcak Loğusa Şerbeti ikram edilir.
Ziyaretçiler ziyaret bitiminde çocuğa nazar değmemesi için üzerlerinden ya da başlarından kopardıkları herhangi bir şeyi annenin yanına bırakırlar. Nazar değdiğine inanılan çocuk için de tütsü yakmak, kurşun dökmek gibi işlemler uygulanır. Doğan çocuk Al Basmak inancından dolayı kırk gün yalnız bırakılmaz. Kırk Basmaması için yeni doğum yapmış kadınların çocuğu görmesine izin verilmez. Anne, üç gün boyunca Kavurma Bulamacı da denilen un çorbası ve helva ile beslenir. Sarılığa karşı beşiğin üzerine sarı tülbent örtülür.
Kaynak: *Çankırı İl Yıllığı (1999), Çankırı Valiliği Yayınları
Görüntülenme Sayısı :
2140
Eklenme Tarihi :
29 Mart 2013 Cuma
Güncellenme Tarihi :
08 Ekim 2020 Perşembe