Bitlis Doğum Gelenekleri - Bitlis
Gelenekler-Görenekler
Bitlis'te hamile kadına "aylı kadın" denilir. Hamileliğin ilk dönemleri aile fertlerinden gizlenir. Ancak fiziki değişiklikle hamilelikten hane halkının haberinin olmasından sonra gelin annesine, oğlan anne ve babasına ilk müjdeyi verir, para ve hediyelerle ödüllendirilirler. Hamilelik döneminde iki canlı diyerek, hamile kadın ağır işlerden uzak tutularak korunur. Doğacak çocuğun cinsiyeti hakkında ise hamile kadının fiziki değişikliklerine bakılarak fikir yürütülür. Yürüme, oturma ve kalkmada zorlanan, hareketleri ağırlaşan anne adayının karnı dik ve sivri olursa erkek, aşağı sarkık olursa kız çocuğu olacağı yorumu yapılır.
Hamilelikte aşermeye Bitlis'te "yiriklemek" adı verilir. Bu dönemde gönlün çektiğinin yenilmemesi durumunda çocuğun sakat kalacağı veya düşük olacağı inancı yaygındır. Doğum kırsal kesimde yerli ebelerin yardımı 1ile yapılırken şehir merkezinde sağlık ocakları ve hastanede doktor kontrolünde yapılmaktadır. Doğum esnasında kız annesi orada bulunmaz. Doğumdan sonra kız annesine haber (müjde) verilir. Ve kızını görmeye gelir. Doğumun ikinci günü kız annesi tatlı gönderir. Çocuk kız ise "murtoğe" erkek ise "şirin keynanah" yapılarak dağıtılır gelenler yer. Murtoğe unun yağda kavrulması ile hazırlanır. Şirin keynenah ise yağda pişirilmiş yumurta ve bal karışımı ile yapılır. Yeni anneyi ve bebeği görmeye gelenler: (hastaya başvurma) süt parası adı altında parayı yastığın altına korlar. Yeni doğum yapmış lohusa kadına "zestan" denilir ve bir hafta yatakta dinlenir. Zestanlık süresi kırk gün olarak bilinir ve bu dönemde yeni annenin yemeklerine dikkat edilir.
Doğumdan sonra çocuk yıkanır ve tuzlanır, ilk ezan vaktine kadar emzirilmez. Kulağına bir erkek tarafından dinine bağlı olsun, ilk duyduğu Allah kelamı olsun diye ezan okunur selavat getirilir ve bir göbek adı söylenir.Bu isim genelde dini şahsiyetlerin adları olur. Çocuğu yıkama 40 gün süresince çarşamba günleri dışında her gün yapılır. Yıkamanın çocuğun gelişimine ve sağlıklı olmasına yarayacağı inancı vardır. Çocuk ve lohusa (zestan) anne 40 gün kırk bas masından korunulur. Bu koruma usulleri saymakla bitmez. Kırktan anne kırk suyu dökerek (kırkıncı gün yıkanma) çıkar. Kırk Süresi içinde çocuk evden dışarı çıkarılmaz, çıkarılması gerekiyorsa kundağına ekmek bırakılır. Çocuk oda içerisinde yalnız bırakılmaz kırk basacağına cin çarpacağına inanılır. Aynı günlerde oğlan çocukların anne babaları 40 gün süresince birbirlerine gidemez ve konuşamazlar. Aksi halinde 40 basacağına inanılır. Gece dünyaya gelen çocuğun ayağı ağır, gündüz dünyaya gelen çocuğun ayağı hafif sayılır. Bu sebeple bir işe başlarken işin çabuk bitmesi için o işin üzerine ayağı hafif çocuğun gelmesi istenir.. Çocuğun kundağı veya yastığına nazar değmemesi için mavi boncuk, nazarlık, çörek otu ve tuz konulan bez ve maşallah dikilir.
Görüntülenme Sayısı :
1465
Eklenme Tarihi :
24 Ocak 2013 Perşembe
Güncellenme Tarihi :
03 Ocak 2022 Pazartesi