­ KIRŞEHİR EFSANELERİ | Kültür Portalı

Kırşehir Efsaneleri - Kırşehir

Efsaneler

Karakurt Kaplıcası Efsanesi: Kırşehir’in 15 kilometre batısındaki Emirburnu Dağı'nın eteklerinde Karakurt derler bir kaplıca vardır. Geçmişi çok uzaklara gider. Dört mevsim hastaların taşındığı kaplıcada tedavi edilmeyen illet yoktur. Bir zamanlar Kırşehir Beyi'nin oğlu çaresiz bir hastalığa tutulmuş, her tarafı akar, kokar olmuş. Doktorlar ne yaptıysa fayda etmemiş. Beyin, umudu kesilmiş. "Bari gözümün önünde öleceğine götürün bir dağa bırakın orada ölsün. Göz görmeyince gönül katlanır" demiş. Çocuğu alıp Emirburnu Dağı'nın eteklerine bırakmışlar. Elbette burada kurtlar kuşlar parçalarda o da bu illetten kurtulur. Çocuk yapayalnız kol bacak tutmaz başına geleceği beklerken, akşama doğru bir kurt görünmüş. Kurdun karnı kemiklerine yapışmış, uyuzdan tüyleri dökülmüş, her tarafı cerehat içindeymiş. Sürüne sürüne dağın eteğindeki bataklığa girmiş, çamura bulanmış, çıkmış. Ertesi gün yine bataklığa gelmiş, çamura girmiş. Derken iki gün sonra canlı kanlı bir kurt olarak ayağa kalkmış, uzaklaşıp gitmiş. Kurdun her hareketini izleyen oğlan, bu çamurdan bir keramet olsa gerek diyerek o da sürüne sürüne bataklığa girmiş. Çamurları yüzüne, gözüne sürmüş, bir köşede kaynayan sudan içmiş. Biraz sonra vücudunda bir dirilik, canlılık duymaya başlamış. Bir iki gün derken ayağa kalkmış, yürümüş. Üçüncü günde Kırşehir'in yolunu tutmuş. Babasının kapısını çalmış, görenler şaşırmış; gözlerine inanamamışlar. Çocuk olanı biteni anlatmış. Bey de bataklığı bir kaplıca haline getirerek üzerine bir kubbe, yanına da bir mescit yaptırıp hizmete açmış. Adına da Karakurt Kaplıcası demişler.

Kurbağların Ötmeyişi Efsanesi: Ahi Evran-ı Veli, Hacı Bektaş-i Veli ve Kaya Şeyhi'nin aynı tarihlerde Kırşehir ve çevresinde yaşadığı bilinmektedir. Ahi Evran ve Hacı Bektaş, ara sıra gerek Kırşehir'de ve gerekse Hacıbektaş'ta bir araya gelirler, sohbet ederlermiş. Konuşmaları genellikle Anadolu'nun sorunları üzerine olurmuş. Bu sohbet toplantılarından birisinin yine Kırşehir'de yapılması kararlaştırılır. Hacı Bektaş, Ahi Evran ve Kaya Şeyhi î Ömer Efendi, Ahi Evran Mahallesi'ndeki (şimdiki Kılıçözü Çayı) çayırlık bir yerinde sohbet ederlerken kurbağa sesleri o kadar çoğalmış ki, birbirlerinin seslerini duymaz hale gelmişler. 'Bunun üzerine bir rivayete göre de Ahi Evran-ı Veli'nin söylediği iddia edilen birisi ırmağa karşı el kaldırarak "Susun ya mübarekler, ya siz konuşun ya biz konuşalım" demesi üzerine kurbağaların sesi kesilir. O gün, bugün Kırşehir'den geçen Kılıçözü Suyu etrafında kurbağalar öttüğü halde, Ahi Evran Mahallesi değirmen civarında yüzyıllardır kurbağa ötmediği bilinmektedir.

Kalehöyük Efsanesi: Kalenin çok eski yıllarda bataklık olduğu rivayet edilmektedir. Zamanın beyinin oğlu atıyla birlikte bataklığa girer ve bir daha çıkamaz. Bunun üzerine zamanın beyi bu bataklığın kurutulmasını ister. Bütün halk sefer- ber olur. Kağnılarla taş, toprak taşınarak bataklık olduğu rivayet edilen yeri doldururlar. Hala halk arasında İlimizde Cemele (Çayağzı) Kasabası'nın 15 kağnı, başka bir köyün de 30 kağnı borcu olduğu söylenmektedir.

Görüntülenme Sayısı : 9970    Eklenme Tarihi : 29 Mayıs 2013 Çarşamba    Güncellenme Tarihi : 07 Aralık 2020 Pazartesi