­ ÇİFTE MİNARELİ MEDRESE | Kültür Portalı

Kültür Envanteri Anıt

ÇİFTE MİNARELİ MEDRESE - Sivas

Kimlik
Adı ÇİFTE MİNARELİ MEDRESE
Envanter No 58-01-01/3
Harita No 20 ML3
Mah. Köy - Mevkii Eskikale Mahallesi
Adres Eskikale Mahallesi : Kent Meydanı SİVAS
Pafta 11
Ada 225
Parsel 2
Koruma Durumu
Koruma Derecesi - Anıtsal 1
Koruma Derecesi - Çevresel
Koruma Derecesi - Aykırı
Bugünkü Sahibi
Bakımından Sorumlu Olması Gereken Kuruluş Vakıflar Genel Müdürlüğü
Diğer Özellikler
Yaptıran Mehmet Cüveyni
Yapım Tarihi 1271, H. 670
Yapan
Kültür Dönemi Selçuklu
Kitabe Var
Vakfiye Var
Genel Tanım İlhanlı baş veziri Şemsettin Mehmet Cüveyni tarafından 1271 yılında yaptırılan medresenin bu gün sadece ön cephesi ayakta kalmıştır. Yapının bu günkü durumundan hareketle, orijinal halinin iki katlı, dört eyvanlı ve açık avlulu olduğu anlaşılmaktadır.
Kullanım Durumu
Koruma Durumu C
Taşıyıcı Yapı C
Üst Yapı C
Dış Yapı C
Süsleme Elemanları A
Rutubet C
Ayrıntılı Tanımı
Yapılan Onarımlar 1882 yılında hücre birimleri yıkılan yapının ön cephe kısmına arkadan destek verilerek tamamen yıkılması önlenmiştir. 1946 yılında minarelerin şerefeleri restore edilmiş, 1972 yılında yıldırım düşmesi sonucu gövdesi çatlayan minare Vakıflar Genel Müdürlüğünce onarılmıştır. Doç. Dr. Haluk Karamağaralı yönetiminde 1965-1971 yılları arasında yapılan kazıyla medresenin temelleri ortaya çıkarılmıştır.
Ayrıntılı Tanımı “Selçuklu döneminin en anıtsal yapılarından biri olan Çifte Minareli Medrese aynı zamanda en çok tahribata ve yıkıma uğramış yapılardan biridir de. Günümüze yalnızca doğu cephesi, yani ön yüzü gelebilmiştir. (Resim 165-166) 1960’lı yıllarda yapılan araştırma kazısı sonucuna göre medrese, açık avlulu, dört eyvanlı, iki katlı anıtsal bir yapıdır. Köşe kulelerinden sonra medreseye bitişik güney yönünde daha önceki dönemlere ait bir imaret veya zaviye olduğu, kuzey yönünde ise medrese bünyesi içinde bir hamamın olabileceğinin izleri ortaya çıkarılmıştır. Taç kapısı üzerinde yer alan kitabesine göre 1271 yılında Vezir Sahip Şemseddin Muhammed Cüveyni tarafından yaptırılmıştır. XIII. yüzyıl, Anadolu Selçuklu döneminde imar faaliyetleri ve kültür hayatının önemli devresi olarak görülür. Selçuklular bu yüzyılın içinde Buruciye Medresesi, Gök Medrese ve Çifte Minareli Medrese gibi taş, tuğla ve çini sanatının Anadolu’da en önemli yapılarını meydana getirmişlerdir. Bugün, doğu yönünde yer alan medrese girişinin taş süslemeli cephesi büyük boyutları ve tuğla-sırlı tuğla örgülü iki minaresi ile dikkati çekmektedir. Sivas Gök Medrese ve Erzurum Çifte Minareli Medrese ile benzerlik gösteren yapının iki katlı, dört eyvanlı ve açık avlulu olduğu öğrenilmektedir. Ön yüz, ortada iki minareli taç kapı, iki yandaki pencere ve köşe kuleleri ile kompoze edilmiştir. Ön yüzündeki süslemeli pencereler yerleştirilirken bir simetri aranmamıştır. Cephedeki taş süsleme ve oran itibariyle mimari bir olgunluğun yanı sıra aynı süslemeyi tekrardan kaçınan bir anlayışın hâkim olduğu göze çarpar. Böyle bir uygulama ile daha canlı, hareketli, ışık-gölge oyunlarını kuvvetlice hissettiren bir cephe elde edilmiştir. Taşın yanı sıra sırlı tuğla ve çinilerle bezeli iki minaresi bu olgun ve doyurucu kompozisyonu renklendirmiştir.” (Hikmet Denizli, Sivas Tarihi ve Anıtları, Sivas 1998, s. 103–106.)
Su YOK
Elektrik VAR
Isıtma YOK
Orjinal Kullanım Okul
Bugünkü Kullanımı Kullanılmıyor
Önerilen Kullanım Müze
Tescil Kararı 08.07.1977 TESCİL KARARI: A-646
Yayın Dizini Sivas Şehri, Rıdvan Nafiz-İsmail Hakkı, İstanbul, 1928
Ekler
Revizyon
Görüntülenme Sayısı : 1817    Eklenme Tarihi : 04 Mart 2013 Pazartesi    Güncellenme Tarihi : 04 Mart 2013 Pazartesi