Azerbaycan Atabekliği (İl-Denizliler) (1146-1225)
Aslen Kıpçak Türkleri’nden olup, Irak Selçuklu Sultanı Mes’ud zamanında bu devlette vazife alarak, kudreti sayesinde idare kademelerinde derece derece yükselen Şemseddin İldeniz, Azerbaycan umumî valisi iken, Gürcü ve Abhaza saldırılarına karşı koruduğu, hatta Erran ve Sirvân havalisini de Selçuklular’a bağladığı bu bölgeyi, 1146’dan itibaren müstakilen idareye başlamış ve bir sülâle kurmuştur. Sultan II. Tuğrul’un dul kalan zevcesi ile evlenerek Selçuklu âilesine girmiş olan İl-deniz’in merkezi Tebriz idi. Nahçıvan ve Gence de buraya bağlı idi. Sultan Arslan-şah’ın atabeyi iken “Atabek-i â’zam” diye anılıyordu. İki oğlundan Cihân Pehlevan devleti “başhâcibi”, Kızıl Arslan Osman da ordu bakanı olmuşlardı. İl-deniz’in ölümü (1175)’nden sonra, Cihân Pehlevan yalnız Azerbaycan’ı değil, bütün Irak Selçuklu sultanlığının en kudretli adamı hâline geldi. “Hâkan-ı Acem” unvanını taşıyordu. 60-70 kadar “bendesi” de bütün memleketi kendi kontrolleri altında tutuyordu. Daha sonra kardeşi Osman da bir aralık kendi “Irak Sultanı” ilân etmişti (1191). Bunun oğlu Ebû Bekir 1200’e doğru Hemedan’a, hatta Isfahan’a kadar nüfuzunu genişletmişti. Fakat 1221’de Azerbaycan Atabeyi Özbek, Harezmşahlar’a bağlanmak zorunda kaldı ve Celâleddin Harezmşah’ın Tebriz’i zapt etmesi ile (1225) atabeylik sona erdi ve arkasından memleket Moğollar tarafından istilâ edildi.
Kaynak:
Tarihte Türk Devletleri, C.I, Ankara Üniversitesi, Ankara 1987, s. X + 422.
Tarihte Türk Devletleri, C. II, Ankara Üniversitesi, Ankara 1987, s. VI + (423-816) + 16 Harita.
Metnin tümüne ''Azerbaycan Atabekliği (İl-Denizliler)'' isimli dökümandan ulaşılabilir.