Ressam ve fotoğraf sanatçısı
Zeki Faik İzer, 1905 yılında İstanbul’da doğdu. Resme olan ilgisinin etkisiyle 1923 yılında Sanayi-i Nefise Mektebi’ne (Güzel Sanatlar Akademisi) giren İzer, burada
Hikmet Onat ile
İbrahim Çallı’nın öğrencisi oldu. 1928’de Avrupa öğrenimi için açılan sınavı kazanarak Paris’e gitti. Bir süre André Lhote ve Othon Friesz'den dersler aldıktan sonra Paris Güzel Sanatlar Yüksekokulu'nda seramik ve fresk konusunda çalıştı. Döndüğünde Ankara Gazi Terbiye Enstitüsü Resim İş Bölümü'ne öğretmen olarak atandı.
Bu dönemde kendisi gibi yurt dışında eğitim gören genç sanatçı arkadaşlarından Elif Naci,
Nurullah Berk ve Zühtü Müridoğlu gibi isimlerle birlikte
D Grubu'nu kurdu. 1934-36 yıllarında Paris’te resim çalışmalarının yanında çocuk kitapları için illüstrasyonlar yaptı. 1937’de Güzel Sanatlar Akademisi’nde fotoğraf atölyesi kurdu, afiş atölyesinde öğretmenlik yaptı. D Grubu’nun 1939’da Akademi salonlarında açtığı sergiye katıldı. Halkevleri aracılığıyla düzenlenen “Yurt Gezileri” kapsamında Eskişehir’e gitti. 1945’te davetiye metnini Ahmet Hamdi Tanpınar’ın yazdığı ilk kişisel sergisini açtı.
Çapraz Ağaç Dalları
1946 yılında henüz resmen kurulmamış olan UNESCO'nun, Uluslararası Modern Sanat Sergisi'nde komiser olarak görevlendirildi. O sırada Nurullah Berk ile birlikte Uzakdoğu yapıtlarının sergilendiği Cernuschi Müzesi'nde "Bugünün Türk Resmi, Dünün Türkiye'si" adlı serginin açılış çalışmalarını yürüttü. 1948-53 yılları arasında Güzel Sanatlar Akademisi müdürlüğü yaptı. 1951'de Akademi’de Türk Sanat Tarihi Enstitüsü'nü kurdu. 1958'de
Cevat Dereli ile birlikte Türk resmini temsilen Brüksel'de açılan Uluslararası Modern Resim Sergisi'ne katıldı.
Başlangıçta kübist akımı benimseyen İzer, Friesz'le çalıştıktan sonra, gerçeğe ve doğa gözlemine daha çok bağlı kaldı. 1950'li yılların ortalarına doğru doğadan ve gerçekçi yaklaşımlardan uzaklaşarak soyut bir anlayışa yöneldi; kimi zaman da dışavurumcu yönelişlerle, biçim sınırı tanımayan, lekeci (taşist) çalışmaları yeğledi. 1960'ların ortalarına doğru müzikle resim arasındaki ilişkiye yönelen sanatçı, Beethoven’in aynı adlı yapıtından esinlenerek gerçekleştirdiği “Missa Solemnis”te ulaştığı renk dinamizmi ve zenginliği ile yüzeyde belli bir ritim oluşturdu.
Peyzaj
İzer’in 1960'ta Türkiye birincisi olan soyut dışavurum anlayışındaki Sultanahmet Camii Camları (1957) adlı eseri Guggenheim Uluslararası Sergisi'ne gönderildi. Ayrıca 1942'deki 4’üncü ve 1957'deki 18’inci Devlet Resim ve Heykel Sergisi'nde birincilik ödülü kazandı.
Zeki Faik İzer, 1988 yılında İstanbul’da yaşamını yitirdi.
{BENZERICERIK="Türk Ressamlar"}
Kaynak: Ankara Resim ve Heykel Müzesi / Editör Zeynep Yasa-Yaman, Fotoğraflar: Sıtkı Fırat, Ankara: Kültür ve Turizm Bakanlığı, 2012
Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi Açık Bilim, Sanat Arşivi web sitesi